sehitnuripamir
ALBAY NURİ PAMİR'İN ŞEHİT OLMASI
1901 yılında Bor'da doğumlu olan şehit albay Nuri Pamir'in babası tabur imamı Sıtkı Efendi,annesi Cemile Hanımdır.Kore savaşında 1952 yılında şehit olmuştur. Kore savaşında Türk birliklerine İngilizce tercüman olarak atanan Sang Ki Paik(Pek Sank Ki) hatıralarını "Kore Harbinde Türklerle" adıyla kitaplaştıran Nazım Dündar Sayılan'ın eserinde Albay Nuri Pamirin şehit olması şu şekilde anlatılır: "Kumkalede düşmanın misilleme yapacağı öğrenilmişti.5 Haziran(1952) günü Tugay Komutanı Tuğgeneral Namık Argüç,komutan yardımcısı Albay Nuri Pamir,yüksek rütbeli subaylar kumkaleyi teftişe geldiler. Teftişten sonra topluca 11. Bölükle sağındaki 10. Bölüklerin cephe kontak noktasında bulunan tanka doğru ilerlerken düşmanın havan atışına tutuldular.En önde bulunan Tugay Komutan Yardımcısı Albay Nuri Pamir bir havan mermisi parçasının başına isabetiyle o anda şehit oldu. Albay Nuri Pamir bende çok olumlu etki yaratan ender yaratılışlı bir komutandı.Bir gün Kuran'dan bahsetmişti: -"Güçlü kimse rakibini yenendeğil,öfkesi karşısında kendisine hakim olandır" demişti. Bütün askerler, -"Tanrı seni yanına aldı.Huzur içinde kal Büyük kahraman" Diye dua ediyorlardı.Öylesine iyi bir insandı ki,ölümüne hiçbir kimse uzunbir süre inanamadı.Eşi Meliha Pamir'e yazdığı son mektubunda şöyle diyordu: -"Akşam rüyamda Atatürk'ü gördüm.Yanıma geldi.Koluma girdi.Dağların üzerinden uçarak gittik". Bir görkemli güneş Kumkale'de batmıştı. Albay Nuri Pamir ertesi gün Pusan'daki Birleşmiş Milletler mezarlığına törenle gönderilirken,ben de topladığım iki demet kır çiçeğini giden bir subaya verdim.Subay, -Birini şehit Komutanımızın kabrine koyacağım.Diğer buketi? diye sormuş.Bende, -Hangi şehidin kabrine koyarsan koy fark etmez dedim. Pusan'a gitmeyi çok arzuladığım halde,üzüleceğimi düşünerek vazgçtiğim bir anda yanımda bir jeep durdu. Yüzbaşı Dündar Sayılan:-"Gitmek istiyorsan?" diyerek yanındaki yeri gösterdi.Çok sayıda Subay Assubay ve bir P.Takımı yola koyulmuştu.Böylece bende konvoya dahil oldum. Yüksek bir alanda tören yapıldı.Tören kıtası havaya üç el ateş etti.İki subay konuşma yaptı.Her kabrin başında Ayyıldız bulunan bölgeye gelindiği zaman,Albayımızı toprağa verdik.Alay İmamı Muhsin Örtülü Hoca açık dualarıyla,fatihalarla ve anlamadığım Arapça sözlerle konuşmaya başladı.Hoca Örtülünün konuşmasından bazı bölümler şöyleydi: -"Yarabbi! Camilerde,Kiliselerde,Havralarda,Budist tapınaklarında ve iman mabetlerinde sana tapanlar seni tanıyanlar,yepyeni bir mücadeleye atıldılar. Bu büyük cihad,Allah ve adalet diyenlerle,dinsizlerin mücadelesi.Hakkın zulme karşı müdafasıdır. Yarabbi!Sen Birleşmiş Milletler Ordularını mansur ve muzaffer eyle. Yarabbi!Şu mezarlık Allah diyen kulların kabiristanıdır.Hillal ve salip elele şanlı bir manzara yaratmıştır. Çanlar ve ezanlar bütün müminleri aynı gayeye davet ediyorlar.Dünya barışının,ülkelerin hak yolunda birleşmeleriyle korunacağına olan inancımız,Kore Harbi ile daha çok kuvvetlenmiş oldu. Ey bahtiyar şehit!Her fani gibi bir gün bizlerde öleceğiz.Beşeriyetin ,insanlığın,tarihin en büyük ve aziz abidesi olan şu mukaddes mezarlıkta,şu şanlı bayrağın altında Ey aziz şehit!Sen ve senin şanlı hatıran ebediyen unutulmayacaktır. Yarabbi!Sinelemizi sehitlerimizin aziz ruhuyla aşiyan kıldık.Şehitlerimizi kalplerimizde taşıyacağız. Ey aziz şehit!Sen ölmedin yaşıyorsun.Edebiyat lisanıyla değil,Allah ve Kuran diliyle söylüyoruz. Sana ölü demeyi Kur'an-ı Kerim bizlere haram kılmıştır.Onun için seni şu topraklara el değirmeden, yıkamadan gömdük. Ey büyük şehit!Sen yalnız kendi vatanını değil,Kore ülkesini de mukaddes ülkelereilhak ettin.Senin mukaddes kanını taşıyan Kore toprakları da artık fethedilemez,çiğnenemez bir diyar olmuştur.Nihayet sen Kore topraklarında yatıyorsun.Sen bu topraklarda gömülü kaldıkça bu al bayrak da böyle dalganacaktır. Aziz şehitlerimizin ervahı pür fütuhu için elfatiha". Hemen orada topladığım çiçeklerlede yaptığım iki buketten birisini kadife sesli,çelik bilekli ve yürekli Albay Pamir'in kabrinin üstüne çok çok çiçeklerle birlikte koydum. Aradan yıllar geçti.1977'deHükümetimiz ,sayın Meliha Pamir'i Kore'ye davet etti.Eşinin mezarını ziyaret eden Meliha Pamir'e madalya verildi."